MEMİŞ: “SAĞLIK ALANINDAKİ İSTİHDAM SORUNU GİDERİLMELİ”

Genel Başkanımız Metin Memiş Çanakkale Zaferi’nin 100. Yılı münasebetiyle Tokat’ta düzenlenen “Gözyaşı Geceleri” adlı programa katıldı.

Programda konuşan Genel Başkanımız Metin Memiş, 100 yıl önce Çanakkale’de dünya zalimlerine karşı büyük bir destan yazıldığını ve o gün ebedi kardeşliğimizi anlatan muhteşem bir zafer kazanıldığını ifade etti. Çanakkale’de şehit düşen ecdadın torunları olarak bizlere düşenin kardeşçe bu topraklarda yaşamak olduğunu kaydeden Memiş, “Büyük Türkiye” idealinin gerçekleşmesi için tüm gücümüzle çalışmamız gerektiğini belirtti.

Sağlık Bakanlığı’nın personel alımında yetersiz kaldığını ifade eden Genel Başkanımız Metin Memiş “Türkiye’deki hemşire arkadaşlarımız Avrupa’daki meslektaşlarının 5 katı fazla çalışmak zorunda kalıyor. Bunun yanı sıra yeni personel alımı noktasında 5-10 bin kişilik alımlar nedeni ile bu istihdamın gerçekleşmesi mümkün gözükmüyor. Eğer Türkiye’de sağlık sistemindeki başarının devam etmesini istiyorsanız önceliği istihdama vermek ve insanca bir çalışma ortamının sağlanması gerekiyor. Türkiye’de istihdam gücüne baktığınızda bir hekime 1,5 hemşire nerede ise düşmüyor. Bunun Avrupa ortalaması 1 hekime 4 hemşire düşecek şekilde planlanmış. Ama maalesef bizim ülkemizde bu birebir oranda” diye konuştu.

Yıpranma payı ile ilgili konuya da değinen Genel Başkanımız Metin Memiş, sağlık çalışanlarının aradan bir yıl geçmesine rağmen yıpranma payını alamadığını söyledi. Memiş, “Sağlık Bakanlığı bürokratları, çalışanlarımızı görmemek ve duymamakta, çalışanlarını anlamamakta sınıfta kalmış durumda. 14 Mart Tıp Bayramı öncesinde Ankara’da düzenlenen bir programda Sayın Başbakanımız kürsüde nöbet ücretlerinin yüzde 50 artırıldığını, yıpranma payının nöbet tutanlardan başlamak üzere verilmesi ile alakalı orada talimat verdi. Ancak şunu biliyoruz ki sağlık işi ekip işidir, eğer siz bu ekip içerisindeki hizmetlisini, hemşiresini, hekimini ayrı saymayarak yıpranma payını sadece nöbet tutanlardan başlamak üzere verirseniz çalışma barışını bozarsınız. Onun için 450 bin sağlık çalışanının tamamı yıpranma payını hak ediyor” dedi.

"TAŞERONLAŞMAYA KARŞIYIZ"

İstihdam politikalarında son dönemlerde Sağlık Bakanlığı’ndaki taşeronlaşmanın göze çarptığını ifade eden Metin Memiş, “Sağlıkta 140-150 bin civarında taşeron çalışmakta. Son günlerde 112 Acil Servis’te şoförlük yapmak üzere taşeron almakla alakalı bir düzenleme çıktı. Biz Sağlık-Sen olarak taşeronlaşmaya karşı olan bir sivil toplum örgütüyüz. Kesinlikle taşeronlaşma ile sağlık hizmetlerinin yürütülmesinin mümkün olmayacağını ifade ediyoruz. Ama son dönemlerde alınması planlanan 4 bin civarında şoför arkadaşımızın da taşeron usulü ile alınması iş barışını bozacaktır. Aynı okuldan, belki aynı sıradan mezun iki arkadaşın birisi devlet memuru olmuş, diğeri taşeron olarak göreve başlamış. Birisi 2 bin 500 TL civarında ücret alırken, şoför koltuğunda oturan arkadaşımıza bin 200 TL maaş verilerek bu sistemi işletmek mümkün olmayacaktır. Onun için Sağlık Bakanlığı’na buradan bir çağrıda bulunuyorum. Şu anda 75 bin sağlık meslek lisesi veya yüksekokul mezunu acil tıp teknisyeni arkadaşımız dururken, 30-40 bin civarında hemşire arkadaşımız görev alamamışken, hemşirelerin yapmış olduğu tıbbi sekreterlik yerine şu anda 30 bin civarında tıbbi sekreterlik mezunu dururken, taşeron alımı ile sağlık hizmetinin sunulmaya çalışılması gerçekten sağlığın geleceğini olumsuz yönde etkileyecektir diye düşünüyoruz” şeklinde konuştu. 

“TABAN AYLIK ZAMMI ÖNEMLİ BİR KAZANIMDIR”

Memiş, Sağlık-Sen olarak bu yıl en önemli taleplerinin ek ödemelerin emekliye yansıtılması mücadelesi olacağını ifade ederek, “Çünkü sağlık çalışanlarının vermiş olduğu hizmetin karşılığında aldığı ücretleri maalesef emekli olduklarında yarı yarıya almak durumunda kalıyorlar. Yani sağlık çalışanları gelecek endişesi yaşıyor. Onun için ek ödemenin emekliye yansıtılması ile birlikte sağlık çalışanlarının gelecek endişesinden kurtulmasını da hep beraber sağlamış olacağız. Bin 27 TL olan memurun taban aylığını bin 202 lira oldu. Bunun yanında alacağımız emekli ikramiyesi boyutuna bakacak olursak 30 yıl hizmet veren bir hemşire arkadaşımız 43 bin lira emekli ikramiyesi almak zorunda. Bir işçiye baktığımızda ise emekli ikramiyesi 100 bin TL civarında. Taban aylık zammı ile birlikte emekli ikramiyesine ne kadar zam geldi? 5 bin 207 TL’lik bir zam geldi. Yani biz 4 defa taban aylık zammı almış olsak bugün tam aylığımız bin 700 TL’ye çıkacak, emekli ikramiyemizde 43 bin TL’den 64 bin TL’ye çıkacak. Elbette kamu çalışanlarımızın geleceği açısından iyi olacak. Şu anda taban aylık zammını yetersiz bulmak kaydı ile Memur-Sen’i yıpratmaya çalışan kim? Paralel medya, Kamu-Sen, KESK ortak işbirliği ile taban aylık zammını değersizleştirmek istiyor. Bu kötü niyetli bir yaklaşımdır. Oysa ki taban aylık zammı önemli bir kazanımdır. Taban aylık zammının iyi anlaşılması için sahada iyi anlatılması gerekiyor” diye konuştu. 

Genel Başkanımızın konuşmasının ardından “Zaferin Gözyaşları; Çanakkale” tiyatro etkinliği Gözyaşı Geceleri grubu tarafından sahnelendi.


FOTO GALERİ

  • PAYLAŞ :